İster bağlansın ister çivilensin: Çarmıha gerilmenin en acı verici tarafı, vücudu aşağı doğru çuval gibi sarkıtan bitkinliğin, vücudu tekrar dikleşmeye zorlayan boğulmasıdır; bitkinlik ve boğulma umutsuzca birbirini izler. İsa’nın korkunç ölüm mücadelesi altı saat sürer.
Acınacak halde ölmesinin görgü tanıkları vardır: Golgotha’daki nöbetçiler, belki merak edip seyredenler ve son olarak yandaşlarından Mecdelli Meryem ve diğer kadınlar. Sonuna kadar onun yanında olan tek inananlar onlardır.
İsa’nın birdenbire, «Tanrım, Tanrım, neden beni terk ettin?» diye bağırdığını duyanlar da onlardır. Bu onun derin ümitsizliğinin işareti değil, bir Yahudi ölüm duası olan 22. mezmurun başlangıcıdır. Ama onu tamamlamaya gücü yetmez. Markos üzüntü içinde, «Ama İsa yüksek sesle bağırdı ve ruhunu teslim etti» diye aktarır kısa ve öz olarak. 7 Nisan 30, saat 15 dolaylarıdır.
İsa 20 yıl daha vaaz vermeye ve mucizeler yaratmaya devam etseydi – bugün çoktan unutulmuş olabilirdi. İdam edilip toprağa gömülseydi, yandaşları Vaftizci Yahya nınkiler gibi dağılabilirdi; Yahya’nın yarattığı akım kendi ölümüyle birlikte sona erdi. Ancak çarmıha germeden sonra olanlar, yeni bir dünya dininin kuruluş efsanesi haline geldi.
Celiledeki suçlular
Ülkenin dinsel arılığı için duyulan kaygıyla Celiledeki suçlular da toprağa verilmektedir. Yahudiler, gömülmeyen naaşların arılığı bozduğuna inanır. İncil yazarları, dindar bir Yahudi ve Sanidrirfin üyesi olan Arimathialı Yusuf’un Pontius Pilatus’tan naaşın teslim edilmesini rica ettiğinden söz eder.
Arimathialı Yusuf’un aile mezarı Golgotha’dadır, muhtemelen kayalara oyulmuş, önü taşla kapatılmış bir odadır. Daha borular Şabat’ı ilan etmeden İsa buraya getirilir.
9 Nisan sabahı erkenden Mecdelli Meryem ve muhtemelen iki-üç kadın daha mezara yaklaşır. Şabat’a uygun olarak, ölüyü yağlarla tahnit etmek isterler. Ama oda boştur.
9 Nisan 30 sabahı neler oldu? Bir şey olduğu tartışma götürmez, çünkü dirilme olmasaydı Hıristiyanlık olmazdı. Antik inancı bile yerle bir eden bu mucize, Hıristiyanlığın bir çeşit Büyük Patlaması’dır, onun başlangıcı, kuruluşu ve meşrulaşmasıdır: İsa ölümü alt etmiştir, onu takip edenler de bunu başaracaktır. Ne kadar muhteşem, devasa bir umut! Peki ama neye dayanıyor?
İncil yazarları çelişkili bilgiler veriyor. İsa müritlerine Kudüs’te ya da Emmaus köyüne giden yolda ya da Celile’de görünmüş. Ya da: Onu ilk kez adlarını kimsenin bilmediği müritlerden ikisi görmüş. Ya da: Yalnızca Petrus ona rastlamış. Tüm aktarılanların tek ortak yanı, Mecdelli Meryem’in çevresindeki kadınların boş mezarı buldukları.
İsa’nın birkaç yandaşı, çarmıha gerilme ayıbını boş mezar mucizesiyle örtbas etmek için naaşı gizlice başka bir yerde mi toprağa verdi? Pek muhtemel değil, çünkü Petrus ve diğerlerinin dirilme mucizesine gerçekten inandıkları ve bu uğurda ölüme gitmeye hazır oldukları belli. Ve boş mezar yerine bakanlar, kadınlar. Yahudilikte kadının tanıklığı erkeğinkinden çok daha az geçerlidir. Birisi hile yapmak isteseydi, bir erkeğin boş mezara tanık olmasını sağlardı.
Read More about Günah benden gitsin